nehculbelaga 6th generation author

tarihteki ilk iklim krizine sebep olmuştu :d

petrol kuyuları aylarca yandığı için körfez bölgesinin üzerindeki kalın duman tabakaları güneş ışınlarını engellemişti.
bu da körfezin sıcaklık ortalamasının o yıl normalden 10 derece daha soğuk olmasını sağlamıştı.

--spoiler--
istanbul, malum, dört ayaklı mahluklarının adedi her zaman için yüksek olan şehirdi ve taaa bizans'tan beri bu böyleydi... köpek nüfusundaki artış bazı zamanlarda patlama halini alınca yönetimler çare bulmaya çalıştı, bulunan çare genellikle köpekler için bir ''toplama kampı'' yapılması oldu ve kamp marmara'nın ortasındaki hayırsızada'da kuruldu. istanbul köpekleri ilk toplu sürgünlerinden birini 19. yüzyılın ilk çeyreğinde, ikinci mahmud zamanında yaşadı. hükümdar istanbul'da ne kadar köpek varsa yakalanıp adaya gönderilmesini buyurdu, birkaç gün boyunca şehirde belki de tek bir hayvan kalmadı ama istanbullulardan hiç beklenmeyen tepkiler yükseldi: halk ''hayvanlara eziyet etmek uğursuzluk getirir, başımıza iş açılır, köpekleri orada bırakmayalım'' diye homurdanmaya başlayınca hayırsızadaya'daki sağ kalan köpekler yeniden teknelere konup istanbul sokaklarına salındı. ama uğursuzluk da geldi: mısır valisi kavalalı mehmed ali paşa'nın oğlu ibrahim paşa'nın ordusu kahire'den kalktı, kütahya'ya kadar girdi... mısır askerleri, bursa taraflarına da şöyle bir uzanıp geri döndüler. sonra aradan seneler geçti, 1910'a gelindi ve ''köpek meselesi''ni çözmeye bu defa da istanbul ''şehremini'', yani belediye başkanı suphi bey soyundu: haziran başında istanbul'daki bütün köpeklerin yeniden hayırsızada'ya yollanmasını emretti, iktidardaki ittihadçılardan da destek aldı ve birkaç gün içinde 80 bin civarında köpek çatanalara yüklenip yeniden mecburi bir ada yolculuğuna çıkartıldı. hayırsızada sadece kayaydı, dikili tek bir ağaç bile yoktu ve 80 bin köpeğin feryadı söylendiğine göre geceleri istanbul'dan bile işitilir olmuştu... sesler birkaç gün sonra kesildi, zira yaşayabilmek için birbirlerini yiyen köpeklerden artık bir teki bile hayatta değildi... ama istanbul halkının beklediği uğursuzluk da gecikmedi: balkan savaşı patladı...
--spoiler--

murat bardakçı, hürriyet, 26 nisan 1998

incirli-bahçelievler civarında 15 yıl önce de çok fazla sokak köpeği vardı, hala var.

üstelik aralarında doberman ve pitbul cinsi köpekler de var. bu muhit genellikle hayvansever ve cebi paralı olduğundan bu hayvanları tıka basa beslediği için midir bilmem ama hiç saldırdıklarını görmedim şimdiye dek.

yapacağı şey, en fazla kulaklarını dikip bakmak, bir sorun olmadığını anlayınca gitmek veya uyumaya devam etmek oluyor bu hayvanların.

köpek nüfusundan çok daha fazla kedi var. kedilere de saldırdıklarını görmedim.

sokak köpeklerini saldırgan hale getiren bazı semtler var. isimlerini verip rencide etmek istemiyorum. oradakiler toplanabilir tabii.

sözlüğün dut yemiş bülbüle döndüğü şu günlerde ısıtıp önünüze koymak istediğim geçmişten bir konu.

hazır esad ile barışılıyorken çeğdeş rejimini de çağdaş hükümeti olarak revize edelim.
affet anti. sahi nerede bu çocuk?

bunu hatırlayan bitkisel hayattan yeni uyanmıştır. admini bile hatırlamıyordur.

mende sığar iki cehan, men bu cehana sığmazam diyerek göğe yükselip, akabinde türlü alemleri dolaşma isteğinin kibarcasıdır.

yoo biz evlenmedik, nereden çıktı bu?
bu arada artık format yok. kalite falan deyince söyleyeyim dedim.

güzel yemek de acaba ilk hangi hünkar beğendi bunu. beğenince like işareti mi yaptı. bunlar hep cevaplanması gereken sorular.

yine ucu görünür hale gelmiş. sözlük denemesi yine başarısız oldu üzgünüm.

başbakan'ın olmadığı bir ülkede tartışma yaratması enteresan.

başımı secdeye koyarken ahlaksızlıktan namaz mührüm çatladı.

(see: namaz mührü)

2 gündür başlığını görüp yeni bir show programı/dizi falan sanıyordum. ulan diyorum niye arapça'ya benziyor bu. ama bi manası da yok.

az önce baktım, futbolcuymuş. arapça da değilmiş. ali bildiğimiz ali değilmiş.

benim bu doğuştan kafamın güzel olması meselesini napıcaz arkşlar.

2013 yazında infial yaratmış bir twitter hesabıydı. hatırlayan ruh hastaları vardır muhakkak.

tık

iç savaşı kazanıp kimliğini kaybetmiş ed-doktor beşşar'ın ülkesine ait görüntülerdir.

nerede baasçılık? nerede o psikopat arap milliyetçiliği? bu baya latin amerika tarzı bir eğlence. crop giyen kızlar var videoda.

hafız esad'nın kemiklerini sik.. kemikleri sızlıyor.

eski sözlükte girdiğim tartışmalar yüzünden haftada en az bir defa banlanırdım.

ilk defa bu kadar uzun süredir banlanmıyorum. (eski sözlükte bunu söylesem bile ban yerdim aq)
yeni sözlükte de yavaş yavaş başladım tartışmalara. dahil olmamak mümkün değil.