nymphe 6th generation author

günün anlam ve önemine binaen

kılıçlar çekilsin o zaman

image

(see: lotr kim amk)

açıkçası bence de tartışmaya açık değil.

sen kalk kocaman film yap - mübalağa yok hakikaten kocaman, sonsuz bile denebilir- ancak tüm mesele salak bir yüzüğü bir yanardağa atmak olsun. veya çukur. neydi o bilmiyorum. hafızam yok saymış olabilir.

got'u 3 kere baştan sona izledim ki son iki sezonu malum. ona rağmen lotr'un eline verir.
özene bezene işlenmiş karakterlerinden tut, olay örgüsü, diyaloglar, mekanlar, kostümler, entrika, kaos ne ararsan var.

gotçuyuz. trion'cıyız, cercei'ciyiz.
sandor clegane'in küfürlerini özlemeyen varsa bu işleri acilen bıraksın.

image

kimse yapmamış hayret

(see: mansur yavaş ciğerimi söktün)

ilk dördüncü murat beğenmiş.
ilk üçe giremediği için ismini bu yemekle yaşatmaya karar vermişler.

o değil de olly bu ne hamaratlık allasen?
vrabo diyorum. maşallah.

hayatımda bir kere yaptım.

meze kültürünü çok sevdiğim için evime taşımak istedim ama bunun gibi angarya şeylerle uğraşacağıma otururum denize karşı bir balık restoranına veya bir meyhaneye, rakı içmesem dahi hazır yapılmışını yerim.

siz de öyle yapın. ileri derecede zaman kaybı.

sardalyayı kuru bulup istavrit mi yiyorsun :)))

tamam olly ben anladım seni. sen komple balıktan anlamıyorsun.

denizden babam çıksa yiyeceğim için öğretirim bi ara sana :p

sardalya çok yağlı balıktır yahu.
komple omega 3

ay çok kızdım hızımı alamadım.hakaret gibi entry resmen.

sardalya mı tatsız tuzsuz kara kuru?

ve bunu sen mi söylüyorsun?

duymamış mı olsam, sen güzelini yememişsin mi desem veya boy boy sardalya olur olly ve küçük boy olanları kurutmadan pişirirsen kurumaz mı desem bilemedim.

duymamış olmayı tercih ediyorum.

şu sıcaklarda açılsa n'olur açılmasa n'olur.

balık dediğin canlı hava soğumadan yeterince yağlanmaz ve dolayısıyla lezzetlenmez. ekim gibi filan açılması lazım bence. çinekop felon yeriz güzel güzel.

ben bu mevsimde sardalya yiyorum. gerçi her mevsimde yiyorum.
sardalya candır.

(see: muharrem özdağ)

çok kolaydı.

parli parli

o günkü mesele frante'nin özelinde gibi görünse de konu tamamen senin başarısız moderatörlüğündü.
aynı bugün olduğu gibi.

daha açık nasıl konuşulur bilmiyorum.
o gösterdiği örnekler kendisi bana sataştıktan sonra yazdığım şeyler.
sen işini yapıyor olsaydın ben zaten bununla muhatap olmak zorunda kalmayacaktım.

kendisini özelden uyardım.
entry yazarak uyardım.
sana şikayet ettim.

benden beklediğin nedir tam olarak?
benim hakkımda istediğini söylesin ve ben yalayıp yutayım mı?
türkçesi bu çünkü.

kendisini düzenli ve sistematik olarak taciz etmediğim gibi muhatap dahi olmak istemiyorum ama sayende oluyorum.

engelleme sebebimi zaten geçenlerde yazdım.
tehdit, taciz, şantaj gibi mesajları var bunlardan kurtulmak için engelledim yoksa ne yazdığı ırkçı saçmalıkları okuyorum ne de twitter ergenliklerini. bana sataşmış mı diye bakıyorum elbette çünkü ne yazık ki moderatörümüz biraz değişik. ( diyelim)

açıkçası şu an şaşkınım.

neden şu an şaşkınım peki ? çünkü şu an online oldum o sebepten.

şaşkınlığımın sebebi malum vatandaşın halen atılmamış olması ve fütursuzca yazı yazabilmesi.
sizin ne konuştuğunuza henüz hakim değilim ama yine konu alakasız yerlere sapmış gibi okudum.

diğer tüm konuları şöyle bir kenara itip en basit olana değineceğim. parli farkında mısın bilmiyorum ama ben kötü sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar başlığına dahi entry giremiyorum.
yazdığım her entrynin hemen altında bitip sataşıyor. dün mesela bir fotoğraf yükledim, fotoğraftan girdi olmadı, siyasetten devam etti yine olmadı, en sonunda abuk subuk şeyler yazdı ama sen zaten okudun çünkü gönderdim sana.

salça olmadığı hiç kimse yok. ben şu an kendi örneğimle devam edeceğim çünkü dedim ya henüz okuyamadım.

sen bunlara 'taciz değil sataşma ' diyorsan ilk önce google' da tacizin anlamına bak sonra devam edelim. en basitinden sataşma dediğin şey 3-5- bilemedin 20 kere hadi 50 kere filan olur. daha fazlası tacizdir. ben mecbur muyum bunun yazdığı her entrynin peşinden koşmaya, açıklama yapmaya vs.

fotoğraf başlığında bile bana ve diğer kadın yazar arkadaşımıza 'atatürk düşmanı' dedi parli mesela.
hayır diyelim ki atmıyorsun. peki herkes hakkında her şeyi yazabilme özgürlüğünü neden verdin? bari onu vermeseydin birader bunun peşinden koşup kendimizi mi aklayacağız bütün gün.

ben bunun katalizörü değilim parli.
olmak da istemiyorum. sana attığım mesajlardan kendim iğrendim.
50 tane mesaj attım ve ben bile kendimi tacizci hissettim ve inan hiç istediğim bir şey değil sana mesaj yazmak.

bu vatandaşı ikinci atılışına sebebiyet veren olaylar ve sonrasında bugüne gelen gelişmeler doğrultusunda hala burada tutuyor olmanın mantıklı bir açıklamasını bulmaya çalışıyorum.

tamam herkes eğlensin şeklinde düşünüyor olabilirsin ama bana göre artık kimse eğlenmiyor.
kantarın topuzu fena halde kaçtı.

zordur.

en azından benim için çok zor.

hani ronald david laing'in bir sözü vardır, instagramda filan beğenmişsinizdir. der ki:

"insanlar öldüklerinde ölü olduklarının farkında olmazlar. bu sadece başkaları için zordur. aynı şey geri zekalı olduklarında da geçerlidir."

işte bu sebepten.

aptal dolu ya burası.

kavga bile edilmiyor bu twitter kitlesiyle yahu. o kadar keyif almamaya başlamıştım ki direkt hesaplarımı kapatıp uygulamayı kaldırdım.

benim köpeğim bunlardan daha zeki aq. sadece yazı yazamıyor.

kurt.

alman.