baruun 5th generation author

ulan 36 yılda 4 hanım yanlışlıkla yine düşer. bu nasıl performans. ben cihangir kennedy videosuyla bile düşürdüm......

(cinselliğe en çok sour'dan fav alarak yaklaşan ben)

yetmez ama evet.

her yeni güne demokrasi şöleni parolasıyla uyanan yazarlarımızın antidemokratik yollarla uyutulmasına son vermek adına sözlüğümüzü aile şirketi gibi yönetenlerden kurtarmalıyız. sabah taraflardan birisi yetki alanının dışında entry silmiş. hazır iktidar kendi içinde fraksiyonlara ayrılmışken tencere tavasız bir devrime gidelim diyorum. aile birliğinin korunmasına istinaden komple devirelim bu aileyi. bi haftadır türlü türlü politik yapım izledim. aynaya bakınca machiavelli görüyorum.

konu veya kurgu çok önemli değil de kıyafetleri, arabaları, avmleri hatta dondurulmuş yemekleri bile ne biliyim aq çok güzel. seksenlerin filmleri bile amerika'nın seksenlerini böyle yansıtmıyor sanki. gerçi yaşamadım bilmiyorum ama aşağı yukarı böyle bişeydir. olaysız geçen gündüz sahneleri şiir gibi. buna benzer şeyleri terminator ve back to the future serisinde hissetmiştim. geniş planda aldıkları stüdyo dışı sahneler işte. daha doğal olanlar. yabani bi doğallık değil. betonuyla, kalabalığıyla, çöp kutusuna kadar doğal olan amerika. bi de bazı dizilerin rengi oluyor. ben uydurmuş olabilirim bunu. bosch, vikings, luke cage, sherlock bunlar tek bir sahneden ne olduğu çıkarılabilecek diziler. son olarak bir sözlük hanımı, beyin yeni bir bilgi edindiğinde geçmişten bişey silermiş dedi. kim bilir neler gitti sizde.

sean bean ne düşünüyor acaba bi de ona sormak lazım.

diziler içinde got'u övmek popülist, bu versusta got'u övmek antipopulist bir yaklaşım gibi geliyor bana. niye öyle geliyor bilmiyorum. sıçsa izlerim dediğiniz kişiler veya yönetmenler olmuştur. yani entrika, goy goy, ensest ne işledikleri çok önemli değil. adam o evrende başka birşeyi beğenmiş olabilir. kimseyi kırmadan, incitmeden konuşmalıyız. herkes hata yapar. allahla peygamberi kıyaslamak gibi son derece yersiz çıkışlarda bulunabilir. anlık şeyler bunlar. heves etmiş saçmalamış. hepinizi kucaklıyorum. şaka şaka. got'u yazan dingil 20 yıl önce blog yazarken bu tarz karşılaştırmalarda hiç şansım yok gibi bişey demişti. hayır aq kimse de sean bean ne düşünüyor acaba bi de ona sormak lazım dememiş.

geçen haftalardaki skyler gündeminden etkilenip sitedeki kedinin adını skyler yaptım. üç tane de bebesi var ama onlara sadece kedi 1 kedi 2 ve kedi 3 diye sesleniyorum. dün akşam parkta mekanın ileri gelenleri ile bi oturum yaptık. skyler için basketbol formalı çocuklar tamam dedi de kaydırak tarafı ve tekerlek çetesi olmaz diyor. aq size mi sorcam lan bu kedinin adı skyler dedim. biri diyor kar tanesi, biri diyor pamuk, biri diyor oylama yapalım. beyler bu kedinin adı ya kedi olacak ya skyler. abi pokemon ismi gibi diyor birisi. ananın ismini versene delikanlı. gizli gizli minnoş falan diyorlar.

image

buna dicle ismini verdim. diğerleri bihter ve eyşan.

kemalist teyze ve valilikte çalıştığı için kendisini vali sanan ablayla mama konsorsiyumu kurmuştuk. çocuklarla istişare yaparken üçlü masa da patladı. biri markasına takıyor, diğeri içeriğine. hanımlar bunlar sokak kedisi. biraz sakin olalım derken yönetici mesaj atmış, thebelljar bey pati grubunuza katılmak isteyenler var diye. sitede de anonim takılıyorum bu arada. öncelikle pati grubu diye bişey yok. iki tane bunak karıyla dört kediyi doyurmaya çalışıyorum. isteyen küspe getirsin aq dökün istediğiniz yere. aynen böyle dedim. kedilerden rahatsız olanlar da var diyor. yavrular büyüsün atarız diyorum, mama ne alsınlar diyor. davar nasıl yöneticisin sen. karar ver aq mamayla mı atacam sokağa bunları.

şimdi eve gelirken yavrulardan biri atladı üstüme. her yerime tırnak attı. elek gibi oldum delik deşik gövdem. can havliyle bacağımdan silkelerken bir miktar uçtu. asansörde gördüm, site grubuna o anın resmini atmışlar. hayvan düşmanı yazıyor büyük harflerle. bi kaç saate twitter'a düşerim.

image

arkadaşlar biraz önce duşta yine bi aydınlanma yaşadım.

biz kendisiyle bi dönem eşleştik. baya sevgili gibiydik. günaydınlar, kalpli öpücükler, anlık fotolar, iş arkadaşlarına karşı birbirini doldurmalar..... tatlı tatlı kısıtlayıp hayatı zindan etmişti bana. dayımla konuşmamı yasaklamıştı.

derken bi anda yok oldu. baya bildiğin unuttu beni. yazmadı. ben de gurur yapıp yazmadım.

sözlük açıldı. eski günlerin hatrına favlaştık ama hiç konuşmuyoz. ben bi ara bıraktım sözlüğü, döndüğümde o bırakmıştı yani yine koptuk.

sonra ben kendisini dul başlığında adsız alkolikler gibi toplanıp dertleşen bi grupta buldum. frante de orada :(

ne ara evlendin, ne ara boşandın? ben mevzuya dul başlığında ayıktım da yine yediremedim.

şimdi gözümü kan bürüdü, hırsıma yenik düştüm. hesap ver lan

bu da yargılansın ya :(

evliyim bana yazma

bazen bakıyorum bir başlıkta 15 kişi, bazen bakıyorum kimse yok. sözleşip mi gelip gidiyorsunuz yoksa sinsilik mi yapıyorsunuz napıyorsunuz?

bu arada hanımlar özelden cevap verebilir.

discord neyim yok bende. özel mesajları da göremiyom. kim kime ne salladıysa buraya taşıyın ki bilelim. ortalık sakinleşince de "aranızda ne geçtiyse zerre umrumda değil" entrysi gircem.

2 defa franteyi, 2 defa parliyi, 1 defa sezi, 1 defa da kendimi haklı buldum bugün. sezi iki defa haklı bulsam kesme işareti kullanırdım. bu da benim adaletim. neyse şimdi sen hepsini topa soktun ve uzun yazdın. bu ne biçim dava arkadaşım herkes haklı. seni de favlıyor ve sözlüğü bırakıyorum.

taraflar sürekli değişiyor. lobiler zayıf, zemin kaygan. özel mesajların ifşası hoş olmuyor, burada konuşun. yine de uzun uzun yazmayın hemen ikna oluyorum. herkesi haklı bulmak yordu. objektif olalım ayağına hepinizi favladık yavşak olduk.

lucretia
sadakatsiz eyşan
cercei lannister/sansa kevaşesi
carrie mathison
aşkı memnu nihal
kate austen
fatmagül'ün suçu ne'deki yenge
kara thrace - battlestar galactica
debra morgan

denizli civarı pasif var mı?