antalya

akdenizde bir şehir.
canım memleketim.

ülkemizde tektonik günahların imalinde izmir'den sonra en çok üretim yapan şehrimiz <3

günahkarlıkta mersin'in eline su dökemez. arkadaşımız verileri anadolu ajansı'ndan alıyor galiba.

(see: yer mi lan anadolu ajansı)

şiddetli fırtınayla güne başladı bu sabah. biri tanrılları kızdırmış sanırım.
dün meteoroloji turuncu uyarı vermişti aslında sel tehlikesi olabilir denmişti ama gerçek bir antalyalı olarak "yav siktir edin şu meteorolojiyi antalyanın havası orospudur" demiştim ama adamlar kazandı. az önce yolda yürüyemedim valla uçuyodum. arabaların alarmları zaten es vermeden çaldı tüm gece.
yaaa antalyada kış ne kadar sıkıntılı olabilirciler utanır mı?

eslesemeyenhomologkromozom beni buraya gelin alacaktı , bana yalan söylemiş. kadının düşmanı kadınmış insan gerçekten hayret ediyor. *

an itibariyle çalıştığım hastanenin duvarı yıkıldı, arabalar su altında kaldı. inanılmaz korkunç amk.

merak ettiğim bir il. acaba diyorum yazın günahlar zirveye vururken, kışın normale dönüyor mudur? bi de orda yaşayan insanlar metrobüs nedir biliyor mudur? ya da jennifer lopez'in on the floor klibindeki gibi dans ediyorlar mı? dans önemli çünkü.

watford - leicester maçı izleyip ozan tufan'ın toptan kaçması problemine dair derin derin düşünüyorum. bilen bilir, ortada ırzlarla alakalı bi durum varsa antalya bölge idaresi bendedir. yine bilen bilir, bunun bir de türkiye amiri var ;)). ben ozan tufan izliyosam, sanmıyorum ki ırzlara yönelik bir girişim yaşansın.

yukarıdaki arkadaş futbol izliyor ve not ettim bunu:))))

2000'li yıllarda üniversitedeyken kaş'lı bir arkadaş tur düzenlemişti buraya. fethiye ölüdeniz'den girip, patara plajı, kaputaş vs gezmiştik. gözlemci bir yeteneğim olduğu için bütün gezdiğimiz yerleri inceledim ve yaşantıyı gördüm. farklı bir dünyada yaşadığımı o zaman anladım. sınıf bilincini ilk kez iliklerime kadar hissettiğim olaydı.