ıslak imzalı tutanaklar

"çünkü artık değilsiniz," demen benim açımdan daha saygı duyulası bir ifade olur. "çünkü artık eminim ki değilsiniz," dediğin zaman bu daha ziyade "kuvvetle muhtemel değilsiniz," anlamına geliyor. bir şey varsa vardır, yoksa yoktur. "sabah akşam gülüyordur halinize," derken de fal bakmış gibi bir ifadeyle karşıma çıkıyorsun. ilgili siyasi hakkında ben sana, "ucuz ırkçı olabilir," diyor muyum?

sürekli tahminler yürüterek fikir empoze etmeye çalışıyorsun. mesela "şimdi ben yazıcam sen okuyacaksın," şeklindeki ifaden ne kadar da kararlı bir söylem... her ne kadar mizahi yönleri ağır basan bir ifade olsa da insan ister istemez değerlendirmeye alıyor. güldürürken düşündürüyor anlayacağın?

sözün kısası son bahsettiğin yaklaşımını sen de kendinden olamadığından mütevellit yanıtlamayı uygun bulmuyorum. özgüveni yüksek, kendinden son derece emin bir ifadeyle güncellersen mutlak surette dikkate alacağım. söz.

"sabah akşam gülüyordur halinize," derken kendinden başkalarını konu ediniyor gibisin. "bizi beş yıl daha mahkum ettiniz bu zihniyete," derken de aynı dilin lacivertini kullandığını gözlemliyorum. haliyle sana ne iktidar, ne de ana muhalefetten fayda var belli ki? o halde orada oy oranın olarak yüzde 5 şeklinde bi'şeyler yazıyor frante bebişim. senin gibi düşünmeyenleri kendine benzetmeye zaman ayıracağına oy verdiğin adayın oranını mevcudun 10 katına çıkarmaya çabalamak senin için daha kolay olacaktır sanki?

sen sosyal demokrat değilsin ki frantecim? cumhuriyet halk partisi neden frante istiyor diye başkası gibi davransın ki?

herşey yerinde güzel. biz burada güzeliz. sen de orada güzelsin. bizi başka bir şeye benzetmeye çabalamaktan vazgeç lütfen.

aslında yanılıyorsun demeyelim ama yine kendine görev çıkarmışsın söylemlerimden. ben bunları sana demedim. ucuz ırkçı siyasiye dedim. zaten bunları sen de demedin. ucuz ırkçı siyasetçi dedi. senin onun izinden gidiyor oluşun nedeniyle -ki tam olarak bu da söylenemez, yolda birkaç kere at değiştirdin- benim, "ulan frante'nin hatırına susayım madem," demem çok da bana yakışan bir tavır olmazdı.

bir de şunu söylemek gerekli tabii... matematiksel anlamda kullandığın yüzde 5 hacmindeki oy kemal kılıçdaroğlu'na yazsa, ilk tur seçimin kazananı erdoğan olmayacaktı. ben nasıl ki, "ilk turda kemal kılıçdaroğlu sayende kazanamadı," demediysem senin de aynı düşüncede olman bir o kadar doğru olmamalı. ama işte bu tartışmayı açıp mevzuyu beyaz futbol'a sürüklemek istemiyorum. zira ali ece, önder özen, metin tekinli vole bence daha keyifli bir program.

frante bebişim, ben sana üzerine yakışmayan bir etiketi asla yapıştırmam ki? bilakis üzerinde son derece şık durur. hakaret asla söz konusu olamaz. rica ederim kendini böyle bir nedenden üzme.

ilaveten yazmak istiyorsan da yaz tabii... aşkolsun. lafı olmaz. ama sen böyle yanıtlaşma şekline sürükleyince ister istemez beyaz futbol'a dönüyor ortam. 2016-2017 anderson taliscalı şampiyonluğumuzda galatasaray'ı deplasmanda yenmemiz sonrası istifa ettiğim bir yöntem bu. vintage iyidir tabii de, bunun daha mevsimi gelmedi.

kaçan tren sevmiyorum. hiç sevemedim. bu mesele için üç gün kadar geç kalındı. istanbul büyükşehir belediyesi seçimlerindeki ekrem imamoğlu&canan kaftancıoğlu ikilisinin agresif idarecilik becerisi bu seçime de yansır diye düşünmüştüm. bundan çok daha farklı bir strateji belirlenmiş ki bu da ıslak imzalı tutanaklar mevzusunun yaşanmasına dair temel neden.

bu tren de diğer bir takım trenler gibi kaçtı. aynı hatanın ikinci turda sergilenmemesi gerekli ki ekrem imamoğlu'nun kampanyayı yönetmesi, canan kaftancıoğlu'nun da veri işleme zımbırtısının başına geçmesi güzel haber.

yer mi lan anadolu cocuğunda çuvalı olandır.

efendilerin efendisi frante afacan efendi, her yazdığım cümlenin altına bana hitaben yanıt vermek zorunda değilsin şekerim? neden bu mecburiyetin varmış gibi hareket ediyorsun? allah'ım yalebbim. sanki whatsapp'ta birileriyle mesajlaşıyorum.

rize'yiz!

yer mi lan anadolu cocugunda nushası olandır.

yahu 45 yaşında adamlara neyi empoze edeyim ben olly? yani sen şu saate kadar kılıçdaroğlu'nun, ychp'nin ne olduğunu öğrenemediysen senden umut yoktur zaten. 1 yıl boyunca yaptığın analizlerin her birinin ayrı ayrı çöp olduğu ortaya çıktı. bununla eğleniyorum.

yapıştırıcı alacak parası olmadığı için yağmurlu havalarda broşür yapıştırabilen türk gençleri büyük bir tokat attı. kendinize gelemeyeceksiniz. bu beni keyiflendiriyor.

ya ama artık ahahahaha. kendinizi kandırmayın ya artık. sadece millet ittifakı 500 bin müşahit görevlendirdi. zafer, tip, ysp zart zurt girmiyorum. belki 1 milyon kişi oyları takip etti seçim gecesi.

chp'nin beceriksizliği. kılıçdaroğlu'nun tarihin en beceriksiz adamlarından biri olduğu gerçeği. hatta ve hatta kılıçdaroğlu'nun beceriksiz mi yoksa en büyük akp'li mi olduğu konusu. konuşulması gereken bunlar. bunları konuşmaya başlamazsanız bu chp'den kurtulamayız. burnumuz da boktan kurtulmaz.